Minimal İnvaziv Estetik Uygulamalar

Günümüzde estetik cerrahide gelişen teknoloji ile birlikte minimal invaziv uygulamalar popülerliğini giderek artırmaya başladı. Hastaların bu tür uygulamalara talebi her zaman yüksektir. Ancak hekimler, özellikle plastik cerrahlar bilimsel altyapısını bilmeden ve güvenmeden bu yeni teknolojilere hastalar kadar sıcak bakmamaktadır.

Daha birkaç yıl öncesine kadar cerrahiden başka çözüm bulunamayan birçok olguda Botox, mezoterapi, PRP, dolgu, iple yüz germe gibi teknikleri kombine ederek veya tek başına uygulamalarla çok güzel sonuçlar alınabilmektedir.

Özellikle bu konuda yeterli eğitim almamış ve aldığı riskleri bilmeyen kişiler tarafından yapılan uygulamalar çoğu zaman hayal kırıklığı yaşatmaktadır.

Uygulaması son derece basit herkes tarafından yapılabilir gibi görünse de, insan vücuduna dışarıdan bir madde enjekte etmek ya da vücudun mevcut anotomisini değiştirmeye çalışmak oldukça ciddi bir şeydir. Mesele, uygulama sırasında hangi malzemeyi, hangi dokuya, hangi katmana hangi dozda uygulayabileceğini bilmek, aynı zamanda karşına çıkabilecek beklenmedik durumları karşılayabilecek bilgi ve tecrübeye sahip olmaktır.

İnsan vücuduna enjekte edilebilir materyal üretmek için yurt dışında çok önemli testlere tabii tutulmak ve sertifikalar almak gerekmektedir. Artık yavaş yavaş ülkemizde üretilen bazı malzemeler de bu onayları almaya başlamıştır. Dolayısı ile uzman hekime başvurduğunuzda size teklif edeceği ürünler emin olun ki bu aşamaları geçmiş güvenilirliğini ispatlamış ürünler olacaktır.

Sonuçlar cerrahi ile kıyaslanamasa da, uygun endikasyonla yapıldığında çoğunlukla hem biz hekimleri hem de hastaları tatmin etmektedir.

Dudak Dolgusu Nedir?

Dudak dolgusu, dudaklara hacim kazandırarak daha dolgun gözükmesi, sınırlarının belirginleşmesi, asimetrik görünümün düzeltilmesi ve yaşlanma etkisinin belirginliğinin giderilmesi amacıyla uygulanan bir işlemdir.

Dudak dolgusunun içerisindeki hyaluronik asit, yüz dolgusunun içeriğinden farklı olarak dudaklar için özel olarak üretilmiştir. Bu kimyasal bileşik dudak dokusunun içerisine enjekte edilir ve bölgede yastık görevi görür. Böylelikle istenilen sonucun sağlanmasına yardımcı olur. Yastık görevi görerek dudakları daha belirgin ve dolgun hale getiren hyaluronik asit zaman içerisinde vücudumuzdan küçük parçalar halinde atılır ve uygulama öncesindeki haline zamanla geri döner.

Yanak Dolgusu Nedir?

Yanak dolgusunun üç farklı türü bulunmaktadır. İlki cerrahi işlem ile gerçekleşirken ikincisi cerrahi işlem olmadan gerçekleşmektedir. Üçüncüsü ise hem cerrahi işlem hem de cerrahi olmayan işlemle gerçekleşmektedir. Dolgu enjeksiyonu tekniği ile yapıldığında yüzdeki estetik sorunlara pratik ve hızlı bir şekilde çözüm sunabilmektedir. Bu enjeksiyon yöntemi 15 dakika da gerçekleşmektedir. Bu dolgu yapılırken hyalüronik asit ve türleri dolgu malzemesi olarak tercih edilmektedir.

Yanak dolgu malzemesi yüze enjekte edildiğinde yanağın yüzeyi geriye doğru dengelenir. Ve yanak bölgesi hafifçe kaldırılır. Bundan sonra yanak yuvarlak hale gelir. Çevre dokuya ise yüzün açısının genişlemesi kontrol altına alınarak sıkıştırılma işlemi uygulanır. Yanak dolgusu yanak bölgesini dolgunlaştırır. Aynı zamanda konturlar. Bunların gerçekleşmesi için bu tedavi estetik cerrahideki en etkili yöntemdir. Yanak dermal dolgu malzemesi yüzü yukarı doğru çeker. Yüzün genç görünmesini sağlar. Gözlerin oyukluğu azalır. Kişinin burnu ortaya çıkar. Alın ve çene çıkıklığının da dengelenmesi sağlanır.

Her estetik işlemde olduğu gibi yanak dolgusunda da ödem oluşumu görülebilir. Bunun yanı sıra yüzde hafif kızarıklık da görülebilmektedir. Kızarıklıklar birkaç saat içinde geçebilmektedir. Ödem için verilen süre ise 1 veya 2 gündür. Bu yanak dolgusunda oluşabilecek komplikasyonları engellemek adına alanında uzman bir cerrah tercih edilmelidir. Ve tedavinin klinik ortamda gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu tedavi başarılı bir şekilde gerçekleştiğinde sonuçlar olumlu olmaktadır. Yüz estetik bir görünüme kavuşmaktadır. Ve bu tedavi sonucunda kişi daha genç bir görünüşe kavuşmaktadır.

Yanak dolgusu cerrahi müdehale ile de yapılabilmektedir. Bu cerrahi işlem implant yerleştirme yapılarak uygulanır. Her kişinin yüz yapısına göre çeşitli implant türleri bulunur. Kişinin yüz şekline en uygunu seçilerek ameliyatla hastanın yüzüne yerleştirilir. Aynı zamanda yerleştirilen implant yumuşak doku veya kemiğe sabitlenmektedir. Bu cerrahi işlem anestezi altında uygulanır. Ve yaklaşık 1 saat kadar sürebilmektedir. Bu tedaviden sonra iyileşme süreci olarak birkaç gün verilmektedir. Ameliyattan veya anesteziden korkanlar için enjeksiyon yöntemi önerilmektedir. Ve enjeksiyon yöntemi daha hızlı bir çözüm olmaktadır. Eğer bu işlem için enjeksiyon yöntemi tercih edilirse bu yöntemle beraber yüzdeki kırışıklık tedavisi, göz kapağı sorunlarının tedavisi, kaş düşükleri tedavisi gibi operasyonlar kombine bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Jawline ve Çene Ucu Dolgusu Nedir?

Güçlü bir çene çekici bir yüzün önemli bir unsurudur. Yüzle uyumlu bir çene şekli, güçlü bir çene çizgisi hattı ve simetrik görünüm yüzün genel görünümünün aha dengeli olmasına yardımcı olabilir.

Çenedeki en yaygın şekil bozuklukları hacim eksiklikleri, çene büyüklüğü, çene hattı çizgisi belirsizliği, asimetri ve çene altı sarkmaları olarak sayılabilir.

Hasta yüzle uyumsuz boyun şeklinden, zayıf çeneden, büyük çeneden ya da gıdı denilen çene altı bölgesindeki sarkan ve kırışan boyun derisinden şikâyetçi olabilir. Daha hafif seviyedeki şikâyetler arasında da çene hattı çizgisinin belirsiz olması ya da çene ucundaki gamzeye benzer çizgiler en yaygın estetik şikâyetler arasındadır.

Güçlü bir çene şekli ve çizgisi, gençliği, canlılığı ve çekiciliği simgeler. “Güçlü ve belirgin bir çene hattına” sahip olmak genellikle mandibular açıdan çene noktasına düz uzanan, belirgin mandibular bir sınıra sahip olmak anlamına gelir. İyi bir çene kemiği yapısı, sadece kat kat ya da yağlı olmayan bir cilt yapısı sayesinde görülebilir.

Dolgu enjeksiyonları, genellikle yüz bölgesindeki cilt kırışıklıklarını ya da çukurlukları doldurmak için kullanılan estetik cerrahi yöntemidir. Ayrıca yüzdeki hacim eksikliklerini dolgunlaştırarak gidermek için de uygulanır. Derinin altına enjekte edildiğinde, dolgu enjeksiyonu, bu alanı dolgunlaştırarak yükseltir. Dolgu enjeksiyonun etkisi kullanılan ürünün niteliklerine genellikle belli bir süre içinde ortadan kaybolur.

Dolgu malzemeleri enjeksiyonu ile artan çene projeksiyonu, daha ‘V’ şeklinde bir yüz şekli oluşturabilir. Bu, çenenin oranları yüzün diğer özellikleri ile uyumlu hale getirebilir ve yüzün genel estetiği artırılabilir.

Çene dolgusunda enjeksiyon tekniklerinden faydalanılır. Çenedeki çukur görünümü düzeltmek, alt yüzü şekillendirmek ve yapılandırmak için dermal dolgu malzemeleri kullanılır. Dolgu enjeksiyonunda kullanılan çeşitli dolgu maddesi çeşidi vardır. Bu çeşitler arasında hyaluronik asit, sığır kolajeni (tedaviden 4 hafta önce bir alerji testi yapılması gerekir), yağ hücreleri (kendi vücudunuzdan elde edilir, otolog yağ), insan yapımı biyobozunur polimer, kalsiyum hidroksilapatit vs. malzemeleri sayılabilir. Dolgu enjeksiyonunda en önemlisi, Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmış dolgu malzemesinin kullanılmasıdır.

Çene dolgusu için anestezi gerekmez. Ancak eğer hasta tarafından talep edilirse lokal anesteziyle cildiniz uyuşturulabilir. Çene dolgusunda dolgu malzemesi cildin altına küçük iğneler aracılığı ile enjekte edilir. Çene dolgusu seansı yaklaşık 15 dakika sürer.

Doğru bir tedavi planı ile belirgin bir çene hattı sağlanabilir, yapısal özellikleriniz belirgin bir şekilde keskinleştirebilir, yüzünüzün ve çenenizin konturları önemli ölçüde geliştirilebilir.

Kalıtımsal yani ailesel özellikler estetik özellikler üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ve çenedeki estetik kusurların düzeltilmesinde ameliyat, dolgu ve liposuction teknikleri kullanılabilir. Tüm hastalar için çene çizgisini artıracak tek bir teknik mevcut değildir. Ayrıca ameliyatlı ve ameliyatsız teknikler olarak da değişkenlik gösterir. Cerrahi teknikler kalıcı çözümler sunarken ameliyat, anestezi ve iyileşme süresi gerektirir. Cerrahi olmayan teknikler yani dolgu ve liposuction teknikleri hızlı ve pratik çözümler sunan, iyileşme süresi gerektirmeyen, özellikle ameliyat korkusu olan ve iyileşme süresi için yeterli vakti olmayan kişiler için çok daha cazip bir seçenektir. Bunun dışında cerrahi operasyon geçirmeyi düşünen hastalar için ameliyatsız teknikler ön bir deneme sürecine sahip olmalarını sağlamaktadır.

Zayıf bir çene hattı, zayıf bir mandibular sınır ve / veya çene şekli olması, yumuşak doku gevşekliği çene dolgusu estetiği ile düzeltilebilir.

Şakak Dolgusu Nedir?

Yaşlanma değişikliklerinin birçoğu, yüz hacmindeki değişiklikleri gözlemleyerek anlaşılabilir. Bazı yüzler, yukarıdan aşağıya düzensiz de olsa, kilo alırlar. Diğer yüzler yaşlandıkça zayıflar.

İkincisi, yaş mimarisi içi boş yanaklar, yörüngeler ve şakakları da içerir. Şakaklar yüzün ve gözlerin iki yanında yer alır. Kaşların ucu, şakakların önünde biter ve üst kenar, alnınızı ortalar. Yaşlanma sürecinde hepimiz şakaklarımızdan hacim kaybediyoruz. Şakaklar aşağıya inerken, bu etki yüzün üst kısmını gözle görülür bir şekilde daraltılmasıyla birlikte, gözlerin şakak alanına düştüğü gözle görünür bir kısalma ve kaşın düşmesidir. Şakakların oyulması, yaşlanma sürecinin doğal bir parçasıdır. Yumuşak doku ve kemik erir, kas ve fasya (bağ dokularınız) değişir. Bu, şakak bölgesinde daha az yapısal desteğe yol açar, bu da kıvrımlar, kırışıklıklar ve hacim kaybı ile sonuçlanır. İçi boş şakaklar için yağ enjeksiyonu ya da hyalüronik asit dolgu malzemesi gibi birçok ameliyatsız uygulama, kullanılabilmektedir.

Şakakların estetik tedavisi zordur çünkü bu bölgedeki doku incedir ve enjeksiyondan sonra düzensizlik gösterme eğilimindedir. Yüksek oranda seyreltilmiş hyalüronik asit enjekte edilebilir. Bu dolgu malzemesinin fiziksel özellikleri, dolgu maddesini geleneksel enjeksiyon uygulamalarıyla mümkün olmayan şekilde dağıtır. Sonuç olarak, bu modifiye teknik ile sonuç daha öngörülebilir şekilde pürüzsüzdür ve vasıflı ellerde, komplikasyonların düşük bir insidansı vardır.

Şakak çökmesi genellikle bu işlem 20’lerin ortalarında başlar ve 40’lı yaşlarda daha belirgin hale gelir. Düzenli egzersiz, iyi beslenme ve spor gibi faktörlere bağlı olarak şakak bölgesi yaşlanma süreci ve çökmesi farklılık gösterebilir. Yaşlandıkça, şakak bölgesindeki oyuk, geniş bir alın, dar şakaklar ve dar yanaklar nedeniyle çok daha belirgin bir hale gelebilir. Estetik cerrahide bunun çözümü ise dermal dolgu maddesi enjeksiyonudur.

Dermal dolgu tedavisi, şakak tedavisi için çok etkilidir. Şakaklarınızı yeniden şekillendirmek ve eski hacmini geri kazandırmak için dermal dolgu enjeksiyonları kullanılır. Birçok dermal dolgu maddesi, ciltte doğal olarak bulunan bir maddeden oluşan temiz bir jelden yapılır. Dermal dolgu maddeleri viskozite, kalınlık ve uzun ömürlülük ile değişir. Göz bölgeniz ve şakak alanınız gibi cildinizin ince ve pürüzsüzlüğünün kritik olduğu alanlarda daha ince dolgu maddelerinin kullanımı tercih edilir. Şakaklar için dermal dolgu tedavisi ince uçlu iğneler kullanılarak enjeksiyon tekniği ile yapılabilir.

Şakak dolgu tedavisinde mümkün olan en az miktarda morluk oluşması hedeflenir. Bunun için ince uçlu iğneler kullanılır. Dolgu enjeksiyonları yüzeysel olarak yayıldığı için damarlara ya da arter duvarlara temas etme riski düşük olur. Dermal dolgu maddelerinin çoğu, şakak dolgu işleminiz sırasında acı oluşma riskini önemli ölçüde azaltacak bir lokal anestezi ile uygulanır. Bu lokal anestezi, şakak bölgesini uyuşturur; bu sayede dolgu maddesi enjeksiyonu sırasında minimum rahatsızlık hissedilir.Şakak dolgusundan sonra, etkileri hemen belli olur. Herhangi bir şişlik varsa, bu şakak dolgusundan sonraki 2-3 günü içinde çözülecektir.

Şakak dolgusu uygulamasının ömrü yaşa, kullanılan dermal dolgu maddesinin miktarına, dermal dolgu maddesinin yerleştirilmesine ve kullanılan dermal dolgu ürününün türüne bağlı olarak değişiklik gösterir. Hastaların çoğu için sonuçlar 12 aya kadar sürebilir.

Burun Dolgusu Nedir?

Ameliyatsız burun estetiği olarak da bilinen burun dolgusu, cerrahi müdahale yapılmadan gerçekleştirilen burun şekli değişikliklerini ifade eder. Bu prosedür genellikle cilt dolgu malzemelerinin enjeksiyonunu içerir. Cilt dolgu malzemeleri, hyalüronik asit dolgu malzemesi gibi hacim kazandırmak için farklı yüz bölgelerine enjekte edilen ürünlerdir. En çok enjekte edilen yüz bölgeleri arasında dudaklar, nazolabial kıvrımlar (burun kenarları ile ağzın köşeleri arasındaki kırışıklıklar) ve yanaklar bulunur. Son yıllarda, cerrahi olmayan rinoplasti tekniği gelişti, bu prosedürde de burundaki dolgu enjeksiyonu ile burundaki boşluklar, girintiler, kontur eksiklikleri ve asimetriler tedavi edilmeye başlandı.

Prosedür, burun dokusunu doldurulması, genellikle 20-30 dakika boyunca uygulanan bir anestetik krem ile daha sonra cerrahın ve hastanın belirlediği kilit alanlara enjekte edilmesinden oluşur ve böylece estetik açıdan düzelme sağlanır. Enjeksiyon genellikle 5-10 dakika sürer ve klinik ortamda gerçekleştirilir.

Burun dolgusu estetiği hastalara birçok avantaj sunmaktadır. Birincisi, ameliyat olmak istemeyen ya da ameliyatı düşünen fakat henüz karara varamamış birçok hasta için iyi bir seçenektir. İkincisi, rötuşların gerçekleştirilmesi çok kolaydır, çünkü belirli bir bölgeye az miktarda dolgu eklemek için basit bir enjeksiyon yapılması yeterlidir. Bu özellikleriyle, burun, enjeksiyonlarla arzu edilen sonuç elde edilinceye kadar “şekillendirilebilir”. Ve üçüncü olarak, burun dolgusu cerrahi tekniklere kıyasla çok daha ekonomiktir.

Burun dolgusunda kullanılan dolgu malzemeleri kalıcı olmadığı için, teknik, hastaya kalıcı bir şekilde taahhütte bulunmadan sonuç hakkında fikir sahibi olmasını sağlar. Hastanın sonuçtan tamamen memnun olmadığı durumlarda, işlem geri dönüşümlü olduğu için güven vericidir. Dolgu birkaç ay içinde kaybolur ve burun orijinal şeklini alır.

İki temel dezavantaj vardır. İlk olarak, sonuç kalıcı değildir. Dolgu malzemelerinin türüne göre etki süreleri farklıdır. Sonuç malzeme ve enjeksiyon tekniğine bağlı olarak bir ila iki yıla kadar sürebilir. İkincisi, tekniğin esas sınırlaması, sadece hacim eklenebilmesidir. Burun küçültme, ileri boyutta bir tümsek ve aşırı eğiklik varsa tek başında dolgu enjeksiyonu yeterli olmaz. Bu nedenle burun dolgusu her durum için uygun olmayabilir, çünkü burnun bazı kusurları bu yöntemle düzeltilemez.

Yine de burun dolgusu, ameliyatla yapabilecek birçok sorunu düzeltebilir. Çok yönlü bir tekniktir ve burun anatomilerinin ve cilt tiplerinin farklı türlerine uygulanabilir. Ameliyat olmak istemeyen, cerrahinin tıbbi veya diğer nedenlerle aşırı riskli olabileceği veya ameliyatın gerektirdiği iyileşme süresi için yeterli vakti olmayan hastalar için iyi bir alternatiftir.

Burun dolgusunun yaygın kullanımı, rinoplasti uygulanmış ama ufak düzeltmeler için revizyon burun estetiğine ihtiyaç duyan hastalar için de uygulanmaktadır. Bu tür hastalar için burun dolgusu enjeksiyonu iyi bir seçenek olabilir. Kusurları kamufle etmek veya doku kaybı olan alanlara hacim eklemek için uygulanabilir. Burun dolgusu genel sağlık durumu yerinde olan ve burnunda aşırı boyutta bir şekil bozukluğu olmayan her yetişkin için uygun bir seçenektir.

Burun dolgusu enjeksiyonundan sonra, normal hayata ara vermeden devam edilebilir. Şişlik, morluk ve iyileşmek için evde kalma zorunluluğu yoktur. Hasta memnuniyetinin en yüksek olduğu estetik prosedürlerden birisidir.